İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
General | ||
Genel | teem with something f. | dolu olmak |
İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
Phrasals | ||||
Öbek Fiiller | teem with (someone or something) f. | (birileriyle/bir şeylerle) dolup taşmak | ||
A Budget year can positively teem with supplementary and amending budgets and much carrying-over of appropriations. Bir bütçe yılı, ek ve değişiklik bütçeleri ve çok sayıda ödenek devri ile olumlu bir şekilde dolup taşabilir. More Sentences |
||||
Öbek Fiiller | teem with (someone or something) f. | (biri/bir şey) kaynamak | ||
Öbek Fiiller | teem with (someone or something) f. | (birileriyle/bir şeylerle) dolu olmak |